İskenderun Şeytan Avı 13/9

Bu sene nedense hiç kış gelmeyecekmiş gibi bir his oluşmaya başladı içimde. Yine bir pazar günü sıcak ve bulanık bir dalış gerçekleştirdim. Haftalardır dalışlarım antrenmandan öteye pek geçmiyordu. Su sıcaklığı 30 derece, sabah ilk saatlerde dipte biraz görüş olsa da ilerleyen saatlerde bulanıklık daha da arttı. Gözlerin karanlıkta görmeye alışması gibi bende son bir aydır bulanıklıkta görmeye alıştım galiba. İnat ve ısrarla haftalardır av yapmaya çalışıyorum. Bir kaç kefal sürüsü denk geldi atış yapmadım. Sargoz karagözler de nedense hep küçük göründü gözüme kararsız kaldım atış yapmadım. 2 saatlik bir süreyi tek bir atış yapmadan geçirdikten sonra kendimce uzun sayılabilecek bir agaşon esnasında züber silüeti belirdi. Biraz dikkati çektim ve menzile girdiğini hissettiğim anda dik olarak atışımı yaptım. Taş altı avını hiç beceremem, suyun dibinde şişi, balığı çıkarmaya uğraşmak hep sıkıntılı gelir bana. Bu yüzden bu tip avlarda seri davranıp vurulan balığı 1-2 metre dipten çeker, taşa girmesine mani olurum. Bu sefer bu konuda pek başarılı olamadım. Balık sol yanımdan bana doğru yüzünce ipi gergiye alamadım. Balık 2-3 metre sol tarafımda taşa girdi. Şiş dışarıdaydı, balığın kuyruğu görünüyordu, peşinden gitmedim ipi açıp yüzeye çıktım. Tekrar dibe indiğimde şişte balıkta ortada yok, misinaya asıldığımda da gelmiyor. Bir kaç dalış aynı şekilde indim yokladım. Sonrasında şişin ucunu yakalamak için kolumu da soktum ama nafile. Moralim bozuldu fener yok yedek zıpkın yok ,zıpkını yüzeyde bırakıp şamandıraya yüzdüm, biraz su içip dinlendim. Dinlenme esnasında kanda artan oksijenden olacak kafam çalışmaya başladı, sonuçta 130 cm şiş o kadar rahat ve uzağa gittiyse balıkla beraber taşın arkası açık olmalıdır diye düşündüm. Sonuçta su aşırı bulanıktı ve ben yüzeyde ipi tutarak hep aynı yere iniyordum. Zıpkının yanına gittim ipi takip ederek bir dalış daha yaptım. Bu sefer taşın arkasına ilerledim. Evet doğru düşünmüşüm delikten 2-2,5 metre ileride taş dışarıya açılıyor. taşın ortasında havuz gibi bir boşlukta şiş yatıyor. Yanında da balık tekrardan havuzun kenarındaki taşa girmeye çalışıyor. Şişi görünce moralim yerine geldi, zıpkından iyice ip açtım. bir dalış daha yaptım. Şişi aradan alıp kenara koydum, balığı kuyruğundan yakaladım, kısa bir uğraşıdan sonra onu da taşın altından çıkardım. Şişle birlikte misinayı tersten çekerek yüzeye çıktım. Sonrasında fırdöndüden misinayı ayırdım ve zıpkın üzerinden ipi topladım. Oldukça teferruatlı bir av oldu. Tecrübe böyle böyle kazanılıyor demek ki, 45 dakika civarı uğraştım ama sonuçta şişi de balığı da kurtardım. Bunca stres ve uğraşından sonra av yapmaya takatim kalmadığından dalışı da sonlandırmış oldum.